Büyümeyi mümkün kılmak için makroekonomik ve finansal istikrarın korunması gerektiğini belirten Georgieva, bu amaçla ülkelerin birden fazla baskıyı yönetmesi gerektiğini vurguladı ve ekledi:
"Kısa vadeli riskleri kontrol altına almak, tamponları yeniden oluşturmak ve orta vadeli büyüme beklentilerini yükseltmek. Merkez bankaları için odak noktası, fiyat istikrarını tam olarak yeniden tesis etmek ve bunu faaliyet ve istihdamı desteklerken yapmaktır."
Küresel büyümenin bu yıl ve önümüzdeki yıl yüzde 3,3 düzeyinde gerçekleşeceğini öngördüklerini vurgulayan Georgieva, "ABD'deki büyümenin daha güçlü olması ve AB'de daha önce beklenenden biraz daha kademeli bir toparlanma ile ekonomiler arasında farklılıkların genişlediğini görüyoruz. Yükselen piyasalarda ve gelişmekte olan ekonomilerde, 2025 yılındaki büyüme geçen yılki performansla büyük ölçüde örtüşüyor" dedi ve ekledi:
"Küresel dezenflasyon süreci devam ediyor. İşgücü piyasalarının kademeli olarak soğuması ve enerji fiyatlarının daha da düşmesi beklenirken, manşet enflasyonun merkez bankası hedeflerine doğru seyrini sürdürmesi öngörülüyor."
Küresel düzeyde genel olarak ekonomi politikalarına ilişkin belirsizliklerin de yüksek olduğunun altını çizen Georgieva, "Dünyanın dört bir yanındaki hükümetler politika önceliklerini değiştiriyor" dedi ve şöyle devam etti:
"ABD'de ticaret politikası, vergilendirme, kamu harcamaları, göç ve deregülasyon gibi alanlarda, ABD ekonomisi ve dünyanın geri kalanı üzerinde etkileri olan önemli politika değişiklikleri söz konusudur. Diğer ülkelerdeki hükümetler de politikalarını düzenliyor. Olası politika değişikliklerinin birleşik etkileri karmaşıktır ve halen değerlendirilmesi zordur, ancak önümüzdeki aylarda daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır.